Cinsel istek, arzu, sevişmek ve şehvet gibi kavramların olmadığı, reddedildiği hayatlar bulunmaktadır. İlk bakışta pek çok kadın için cinselliğin bu şekilde olduğu düşünülse de durum tam olarak böyle değildir. Seksin kadınları mutlu etmediği çok sayıda mutsuz ilişki ya da evlilik bulunmaktadır. Dışarıdan bakıldığında eşler arasında seks yaşanmakta ancak erkek kadına zevk vermemekte, kadını düşünmeden kendine öncelik tanımakta ya da cinselliğin iyi bilinmemesi gibi sebeplerle cinsellik genellikle sorunlu olarak yaşanmaktadır.
Bu durumlar en uç seviyelere ulaştığında ise aseksüellik görülmektedir. Bu seksin tamamen olmadığı bir hayat demektedir. Kadınlarda daha çok yaşanmakta olan cinsel isteksizlikle bu durum tamamen farklıdır. Libido sorunun olduğu kadınlar iyi bir cinsel yaşam istemekte ancak hormonları ve psikolojik tutumları buna izin vermemektedir. Aseksüellikte ise libidosu düşük olmayan kişiler de yer almaktadır. Dolayısıyla bu bir tercihtir.
Dünyada ve ülkemizde aseksüel olan kişiler sanal ortamlarda birbirlerini bulmaktadır. Kişisel olarak değil evliliklerde karşılıklı olarak aynı kanıya varılması ve cinselliğin hayatlarında yer almamasına karar veren çiftler de bulunmaktadır. Bu çiftler birbirlerine sevgi duymakta, sarılarak sevgilerini göstermektedir. Ancak hiçbir zaman sekse varacak yakınlaşmalar yaşamamaktadır. Hiç cinsel istek duyulmaması bir sorun olarak görülmektedir. Böyle durumlarda genel olarak libido düşüktür ve cinsel terapiyle tedavi edilmesi gerekmektedir.
Tüm bunların yanı sıra uzmanlar tarafından aseksüelliği yaşam biçimi olarak seçen ve bunun bir hastalık olmadığına savunan kişiler ve aseksüellerin sayısının artması endişe verici bir durum olarak nitelendirilmektedir. Bunun nedeni ise cinsellik düşünmeden yaşanılamamasıdır. Her bireyin bir cinsel kimliği bulunmakta ve bu kimliğe göre kıyafet seçimleri yapılmakta, sergilenen hareketlere kadar tüm yaşamı etkilemektedir. Hayatta yaşanılan tüm rollerde cinsel kimliğin büyük bir etkisi bulunmaktadır.
